28 gün önce
Japonlar yemek için yaşayanlardan. Japon mutfağının kuralı: beş tat, beş beceri ve beş renk. Tatlı, tuzlu, ekşi, acı ve umami. Kesmek, haşlamak, ızgara, kızartma ve buharda pişirme. Tabaktaki beş renk ise siyah, beyaz, yeşil, sarı ve kırmızı olmalı
29 gün önce
Ben ürünün özelliklerini, kullanıcı deneyimlerini merak ederken "çeyizime aldım" yorumunu okuyorum. Hepsi aynı fabrikadan çıkmış gibi
1 ay önce
"Yürümeyi ya da bisiklete binmeyi imkânsızlaştıran şehirler kurduk. Stres seviyemiz yükseldikçe teselli edici yiyecekleri daha fazla arar olduk." İstanbul'da bisiklet sürmeyi çok isterdim ama bazen yürümek için kaldırım bile yok
1 ay önce
Bana bazen "yazdıklarınız ne işe yarıyor?" "bu sorunlarınızla Norveç'e taşının" diyenler oluyor. Tarım ve hayvancılık dışında zaten hiçbir konu yaşamsal değil. Bütün sosyal bilimleri ve güzel sanatları kapatalım hatta. Hayatta her şeyin bir işe yaraması gerekmez.
1 ay önce
Bağcılar'ın eski adı Çıfıtburgaz, "Yahudi Kulesi" demek, muhtemelen Yahudilerin yoğun yaşadığı bir yerdi
1 ay önce
Şu sıra Truva Savaşı'nı çeviriyorum. Efsanevi Yunan kahramanı Ajax'tan bahsedilince aklıma geldi. "Ajax is stronger than all of Greece" Deterjan olan Ajax da adını buradan alıyor, sloganı "stronger than grease." Reklam dediğin böyle olur :)
1 ay önce
Finlandiya'daki "personal space" meselesi çok tartışıldı, Akdenizliler beğenmediler. O zaman Arthur Schopenhauer’in kirpi ikilemini yazayım: “Soğuk bir kış sabahı çok sayıda oklu kirpi, donmamak için birbirine bir hayli yaklaştı. Az sonra oklarının farkına vardılar ve ayrıldılar.
1 ay önce
Dizilerden gördüğüm kadarıyla yakışıklı ve toksik erkek karakter hâlâ revaçta. 19. yüzyılda Uğultulu Tepeler'den beri popüler. Kızların gerçek hayatta arkalarına bakmadan kaçmaları gereken kişiler, ama ne hikmetse hep onlar konuşuluyor, hep onların tuzaklarına düşülüyor
1 ay önce
1 ay önce
Kırklareli'de böyle bir çocukluk yaşadım, dünyanın en sıkıcı hayatı. Taşra sıkıntısı diye bir şey varbir genç için çekilmez bir hayat
1 ay önce
Iron Maiden'ın The Trooper şarkısı 1854 Kırım Savaşı sırasında Osmanlı'nın da dahil olduğu Balaklava Muharebesi hakkında. Sözleri şair Alfred Lord Tennyson'ın şiirinden esinlenmiş
1 ay önce
Kişisel gelişmekten de bıktığım zamanlar oluyor, bir köşede oturup hiçbir şey yapmamak istiyorum. Kişisel gelişimi abarttığımızı ve kendimizi çok dinlediğimizi düşünüyorum. Bazen öylece "yaşamak" gerek
2 ay önce
Yeni bir etimoloji kitabı çıktı Arktik ve Antarktik kelimeleri çok ilginç. Arktos Eski Yunanca ayı, Arktika ayılar diyarı demek. Antarktik ise tam zıttı, ayı olmayan diyar anlamında. Kutup ayıları sadece Kuzey Kutbu'nda var.
2 ay önce
Avrupa'da ilk kez bu kadar farklı kullanımı olan bir kelime görüyorum. Batata, Taino dilinde tatlı patates demekmiş. Fransızlar patatese yer elması diyor. Balkanlar patatese kumpir diyor, Almanca grundbirne "yer armudu" sözcüğünden geldiğine dair rivayetler var. Kartoffel ise
2 ay önce
Sabah öğününe "kahvaltı" dememiz, kahvenin Osmanlı'ya gelişiyle başlıyor. 15.-16. yüzyıllarda, Osmanlı'da asıl yemek sabah yenirmiş. Sabah mantı, yumurtalı lapa, soğanlı sarımsaklı balık, etli, nohutlu pilav gibi ağır yemekler yenirmiş. 17. yüzyılın ortalarında sabah öğününe
2 ay önce
Kleopatra doğduğunda piramitler 2500 yaşından fazlaydı. Kleopatra, iPhone'un icadına daha yakın bir tarihte yaşamış. Bu nasıl çılgın bir medeniyettir
2 ay önce
Markalaşma çok ilginç bir konu, Kuveyt desen aynı etkiyi vermiyor misal Dubai artık markalaşmış bir isim oldu, zenginlik ve elitlik çağrıştırıyor. Tüketiciyi manipüle etmek kolay
2 ay önce
Latince novem, dokuz anlamında. November 9. ay. Roma İmparatorluğu'nda 10 aylık takvim kullanılıyordu, yıl mart ayında başlardı, ocak ve şubatın eklenmesiyle ayların sırası değişti, kasım 11. ay oldu. Finlandiya'da kasıma "marraskuu," doğanın ölümünden dolayı ölüm ayı
2 ay önce
Parazit, Yunanca parasitos (para: yanında, sitos: yemek, ekmek) başkasının sofrasında yemek yiyen kişi, "yancı" anlamına geliyor. 1600'lerde bilimsel olarak da kullanılmaya başlanmış. Mizahın Kültürel Tarihi kitabında rastladım.
2 ay önce
"Fiyaka" sözcüğünün kökeni bu resimdeki at arabası. Fiacre, 1640'larda Paris'teki Hôtel Saint-Fiacre'den adını alan kiralık Fransız arabalarına verilen isim. Otel, öncesinde İrlandalı aziz St. Fiacre'nin kurduğu bir hastaneymiş. Biz de bu sözcüğü Fransızlardan alıp "fiyaka
2 ay önce
"Gemileri yakmak" deyimi Emevi komutanı Tarık bin Ziyad'a atfedilir. Endülüs'ü fethetmek üzere askerlerini şartlandıran komutan, "Arkanızda deniz, önünüzde düşman..." diyerek askerlerine geri dönüş seçeneği vermemek üzere, ordusunu karaya indirdikten sonra gemilerini yaktırmış.
2 ay önce
Gladyatör yemeği, arpa, ceviz, bal ve meyve. Adamlar bildiğin şişmanmış, pehlivan gibiler, vücutları yağlı olduğu için yaralar daha az ölümcül oluyormuş
2 ay önce
2 ay önce
Düzce beni şaşırttı. Düzce'deki Prusias ad Hypium Antik Kenti gezi listesine eklenmeli. Şu ülkede ne değerler var. Aslanlı mozaik taban, Büyük İskender’e ait portre başı ve Dionysos kült alanı çıkarılmış.